logo

logo

EFENDİMİZ (S.A.V)'İN ÇOCUKLUK YILLARI

VE BİR İDDİA

Küfür, insan kalbini kemiren bir kanser ki, âlemde devası yoktur.

İşte bu küfür ve bu küfrün temsilcileri sakım aklı takacak bir kanca yeri elde etmek sevdasıyla çırpındı. Ve Rahip Buhayra menkıbesine yaman bir fırsat gibi yapıştı. Hem ne iğrenç bir şekilde yapıştı. Ve kendisinde zerre kadar akıl bile olmadığının farkına varmadı. Akılsız ve insafsız bir iddia ile meydana atıldı. Ve imkânsız kalbin dümensiz kafasıyla işe el attı:

- Tamam, dedi; Hazret-i Muhammed ne öğrendiyse bu rahipten öğrendi. Buhayra o devirde Hıristiyanlık vecd ve ilmine bürülü büyük bir zahitti. Onunla görüştü ve her şeyi ondan kaptı...

Şu söz hiç akıl süzgecinden geçmiş mi? Küfür, kuru akıl gözüyle o kadar acz içine düşmüş bulunuyor ki, İslam kaynağından aldığı bir menkıbeyi, ona karşı kullanmak zaafını yenemiyor, yani İslamlıktan aldığı vesikayı Müslümanlar gibi mütalaa edemiyor. Düştüğü delalet çukurundan saadet caddesine ayak atamıyor da, 13 yaşında bir çocuğun, bir iki saat içinde bir rahipten peygamberlik dersi alabileceğini kabul ediyor, sonra da böyle insan üstü bir iktidara peygamber diyemiyor...

Bu kâfirleri, nasipsiz nasiplerinde bırakalım da biz kendi vecdimizin yolunu takip edelim.

Ve şöyle diyelim:

Âlemde niceleri vardır ki boş konuşur,

Yalnız Hakkı bilenler güzel ve hoş konuşur!..